1980
Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni
Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni
Gitme gitme gittiğin yollardan dönülmez geri
Gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni
yokluğun ah yol yol olsa uzasa unutmam seni
yokluğun ah yol yol olsa uzasa unutmam seni
Gitme gitme gittiğin yollardan dönülmez geri
Gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni
Akşam vakti sardı yine hüzünler
Kalbim yangın yeri, gel kurtar beni senden
Akşam vakti dolaştım sokaklarda
Yırtık bir afiş, seni gördüm duvarda
Sigaramın dumanına sarsam saklasam seni
yokluğun ah yol yol olsa uzasa unutmam seni
Gitme gitme gittiğin yollardan dönülmez geri
Gitme gitme el olursun sevdiğim incitir beni
Aşk Bitti
Aşk bitti.
Elimden sanki minik bir balık kayıp gitti.
Aşk bitti.
İçimden sanki bir şeyler kopup gitti.
Aşk hiç biter mi?
Hiç bir şey olmamış gibi boşlukta kaybolup gider mi?
Aşk hiç biter mi?
Aşk hiç biter mi?
Kalır adımızla bir sokak duvarında,
Bir ağaç kavuğunda, bir takvim kenarında,
Kalır bir çiçekte bir defter arasında,
Bir tırnak yarasında, bir dolmuş sırasında,
Kalır bir odada, bir yastık oyasında,
Bir mum ışığında, bir yer yatağında,
Aşk hiç biter mi?
Aşk hiç biter mi?
Kalır dilimizde yinelenen bir şarkıda,
Bir okul çıkışında, bir çocuk bakışında,
Kalır bir kitapta, bir masal perisinde,
Bir hasta odasında, bir gece yarısında,
Kalır bir durakta, yırtık bir afişte,
Buruk bir gülüşte, dağılmış yürüyüşte,
Aşk hiç biter mi?
Aşk hiç biter mi?
Kalır bir sokakta, bir genel telefonda,
Bir soru yanıtında, bir komşu suratında,
Kalır bir pazarda, bir kahve kokusunda,
Bir tavşan niyetinde, bir çorap fiyatında,
Kalır bir yosunda, bir deniz kıyısında,
Bir martı kanadında, bir vapur bacasında,
Aşk hiç biter mi?
Aşk hiç biter mi?
Ayrılık Şarkısı
Bugün küskün bir gün var masamda, bütün ayrılıklardan arta kalmış
Ayrılık usulca büyür içimde, sonra usulca uzaklaşır
Aramızda ne yer var ne de zaman
Ne başka bir yüz ne başka insan
Ayrılık saksıdaki çiçeklerimiz gibi büyür
Sessiz ve nedensizce durmadan.
Bilmiyorum Ne Olacak
Bilmiyorum ne olacak, bakabilsem yarina
Karanlik geldi her yol bana
Her liman bana
Dusmusum bir de ustelik hayat kavgasina
Dusmusum bir de ustelik hayat dalgasina
Ah anam benim garip anam, gene al beni kollarina
Ah anam benim garip anam, gene dusmusum ask yollarina
Bir dokun bin ah dinle, doner dunya dert icinde
Ademoglu nisyan ile, biz isyan ile...
Ah, bir aska yandim ki
Yelkeni yok, ruzgari yok, derdi cok, dermani yok
Gemiler yola cikmis, kuregi yok kaptani yok
Ah anam benim garip anam, gene al beni kollarina
Ah anam benim garip anam, gene dusmusum ask yollarina
Düşler Sokağı
Ben kuşlardan da küçüktüm bir gece vaktiydi
Aşk tuttu elimden benim
Geçtim düşler sokağından bir gece vaktiydi
Ceplerimde hacıyatmazlar
Yağmur yağsa uykum kaçmasa
Bir kuş konsa badi parmağıma
Ağlardım bir başıma
Sevdadandır sevdadandır
Sevdadandır dedi annem aldırma
Aldırma gel yanıma
Kaç mevsim aşk pazarında geçti yalanlarla
Düş sattım aldanmışlara
Aklım kaçıverdi elimden bir gece vaktiydi
Sevdiğim başka sevenim başka
Ebruli
Uyanır gece yarısı, yoktan sevda yaparım
Adamım bu küçük işlere ben bakarım
Dilsizler bana danışır, kelebeklerin aklı benim
Gemilerle her gece ben çok uzaklardan dönerim
Çağırırlar küçük adımı, karapakiden ben akarım
Adamım bu küçük işlere ben bakarım.
Benim adım ebruli, biraz gerçek biraz rüya
Yalanımı sevsinler, yalansız dönmüyor dünya
Benim adım ebruli, biraz gerçek biraz rüya
Yalanımı sevsinler, aşksız dönmüyor dünya
Kalbim sevda kuyusu, hergün yoldan çıkarım
Adamım bu küçük işlere ben bakarım.
Gemi
Ah, küçücük gemi, sulara attın şimdi kendini, delisin
Ah, yakarlar seni, dönmezsin bir daha geri, delisin
Ah, deniz olayım, tuzumu rüzgarda savurayım, deliyim
Ah, ne yelken ne yel, köpüklerde kaybolayım, deliyim
Kime sorsam dönüşüm yok
Nereye gitsem mavi
Yelkenimde deli rüzgar
Her yanım tuz, deliyim
Ah, peşimde rüzgar, ne yağmurlar dost ne bir kıyı var, deliyim
Ah, düşlerim kaldı, yalnızım düşlerim kaldı, deliyim
Ah, yaralı kalbin, sönüp gidecek yaralı kalbin, delisin
Ah, küçücük gemi, dönmezsin bir daha geri, delisin
Kime sorsam dönüşüm yok
Her gemi biraz deniz
Her yanım mavi, her yanım yel
Her yanım tuz
İlk Aşk
Şimdi ben oldum yeniden
Kacinci kez yitirdiğim, bulduğum
Kardeşim kadar eski bir sokakta seni gördüm
Anladım artık, beyaz bir vapurdur aşk
Makine dairesinde söylemediğimiz sözler
Uyutmaz yolcuları sabaha kadar, seni gordum
Seni mi gördüm, çözüldüm geçmis gibi
Bir karanfil açmıs gibi yakamda
Kokladım yalnızlığımı, acıdım kendime, sana
Zamanın üzümleri hep şarap olmuş
İlk aşkım, deli aşkım bana çare bul
Kendine çare bul
Bağlandi elim kol, neyleyim
Kendine çare bul
Gel çöz beni, azat et benden
Bu dunya naylon, anlamak güç
Bırak yıkasın içimizi geçmiş
Bırak yıkasın ikimizi geçmiş
Seni Düşünmek Güzel Şey
Seni düşünmek güzel şey, ümitli şey
Dünyanın en güzel sesinden en güzel şarkıyı dinlemek
gibi bir şey
Fakat artık ümit yetmiyor bana
Ben artık şarkı dinlemek değil
Şarkı söylemek istiyorum.
Şimdi Sevişme Vakti
Çıplak heykeller yapmalıyım
Çırılçıplak heykeller
Nefis rüyalarınız için
Çırılçıplak heykeller
Bir kere duyarsan güzelliğini kadınım
Sonra ah oturup hüngür hüngür ağlasam
Boş geçirdiğim bağırmadığım günlere
Kiraz mevsiminin sevişme mevsimi olduğunu
Sana nasıl bulsam da söylesem
Nasıl etsem nasıl yapsam da
Meydanlarda bağırsam
Sokak başlarında sazımı çalsam
Anlatsam şu kiraz mevsiminin
Para kazanmak değil
Yüksek Kaldırım
Galata’dan aşağı, yol gider suya vurur
Şu istanbul dediğin, yavrum, koynumda uyur
Asker dizilir asker camlara sardunyayım
Karavana içinde, yavrum, kaynasın canım
Hadi benim istanbul’um
Ben gül idim kurudum
Eller sevdaya düştü,
Sen benim yarim oldun, aman.
Aynam kırıldı aynam
Yitirdim cemalimi
Sırça kafes içinde, sevsinler hayalimi, aman.
Ben de küçücüğidim, evlerin eğlencesi
Hayat bildiğin senin, yavrum, el söylencesi
Pazar kurulur pazar, çarşının arasına
Aşk dediğin satıldı, yavrum, el parasına.